3 Ocak 2013 Perşembe


ARZ VE TALEP

A- Talep ve Talep Miktarı

Talep; diğer değişkenler sabitken (ceteris paribus), belirli bir zaman diliminde piyasada tüketicilerin değişik fiyat düzeylerinde satın almaya hazır oldukları mal veya hizmet miktarıdır.

Ceteris Paribus’u hatırlayalım:-) Bir kavramı belirleyen çok sayıda değişken varsa, bunlardan sadece bir tanesinin değişmelerini inceleyip, diğerlerinin analizimiz boyunca sabit kalacağını gösteren varsayımdı.

Talep edilen mal miktarı, birçok şeye bağlıdır. Deterjan talebi örneğimize dönecek olursak;
· Deterjanın fiyatı
· Diğer malların fiyatları
· Gelir
· Zevk ve alışkanlıklar
· Tüketicinin beklentileri (kalite gibi)
· Tüketici sayısı

…… ve bunlar gibi birçok şey, talebimizi etkileyecektir. Ancak, analizi kolaylaştırmak için, deterjanın fiyatı dışındaki tüm etkenlerin değişmeyeceğini varsayıp (ceteris paribus) sadece deterjan fiyatı değiştiğinde talebimizin nasıl değişeceğini inceleriz.

Matematiksel olarak yazacak olursak Talep Fonksiyonu;

QD=f(P, PDİĞER, Gelir, Zevk ve alışkanlıklar, ….)
Ceteris Paribus QD=f(P)

Talep Kanunu: Bir malın satın alınmak istenen miktarı ile fiyatı arasındaki ters yönlü ilişkidir. Yani bir malın fiyatı artarsa, talep edilen miktar azalacak; malın fiyatı düşerse, talep edilen miktar artacaktır. Talep eğrisinin negatif eğimli olmasının iki nedeni vardır:

- Gelir etkisi (Diğer malların fiyatları değişmezken, bir malın fiyatının artması ya da azalması, gelirimizin satınalma gücünü değiştirecektir. Bu da bütün mallardan almak istediğimiz miktarı değiştirir. Mesela gelirimiz 600 lira ve malın fiyatı 50 lira olsun. Malın fiyatının 50 liradan 30 liraya düşmesi, gelirimizde bir değişme olmasa da, gelirimizin satın alma gücünde bir artış yaratır. Mal 50 lirayken alabileceğimiz miktar ile 30 lirayken alabileceğimiz miktar farklıdır. Buna gelir etkisi diyoruz.)

- İkame Etkisi: Diğer malların fiyatları değişmezken, bir malın fiyatının artması, bu malı diğer mallara göre pahalı hale getirir. Başka bir deyişle, diğer mallar (fiyatları değişmediği halde) ucuzlamış gibi olur. Bu nedenle talebimizi bu ucuzlayan mallara kaydırır, fiyatı artan malın talebini azaltırız. Buna ikame etkisi denir.
Yukarıdaki tablo, rasyonel tüketici Ali’nin değişik fiyat düzeylerinde talep edeceği CD miktarını gösteren TALEP TABLOSUdur. Bu tablodaki verileri grafik üzerinde gösterecek olursak TALEP EĞRİSİni elde ederiz.
Yukarıdaki grafik, rasyonel tüketici Ali’nin CD talebini göstermektedir. (Fiyat ile talep edilen miktar arasındaki ters yönlü ilişkiye dikkat edin lütfen). Peki tüm tüketicilerin CD talebini gösteren eğriyi nasıl elde ederiz? Tüm tüketicilerin talep eğrilerini toplayarak.
İki genel kuralı kesinlikle aklımızdan çıkartmıyoruz:

1) Bir eğri üzerindeki hareketimiz, eksenlerdeki değişmelerle ilgilidir. Mesela, fiyat 100 liradan 200 liraya yükseldiğinde, CD piyasasında talebin ne olacağını aynı eğri üzerinde yukarı tırmanarak buluruz. (fiyat 100 liradan 200 liraya çıkacaksa, talep edilen miktar, 245 den 190 a düşecektir.)

2) Eğer eksenlerde ifade edilmeyen bir şeylerde değişim varsa, (ki onlar ceteris paribus tuttuğumuz şeylerdir) bu durumda eğrimiz sağa ya da sola doğru kayacaktır.
Talep fonksiyonunda neleri ceteris paribus tutmuştuk? Gelir, diğer mal fiyatları, zevk ve tercihler, tüketicilerin beklentileri, potansiyel alıcı miktarı vs… Bunların her birindeki değişmeler talep eğrimizi sağa ya da sola kaydıracak. (Dikkat: Bu saydıklarımız eksenlerde yok!!!)

Mesela, ceteris paribus tuttuğumuz Ali’nin geliri, artmış olsun. Gelirdeki artış, talebi olumlu yönde etkileyeceğinden talep eğrisi sağa doğru kayacaktır. (D-->D1) Ya da bizim malımızı ikame edecek (yerine geçebilecek) bir malın fiyatındaki düşüş, bizim malımıza olan talebi düşüreceğinden talep eğrisi sola doğru kayacaktır. (D-->D2)
Diğer mal fiyatları dediğimiz zaman iki tür maldan bahsediyor olabiliriz: İkame mallar ve tamamlayıcı mallar. İkame mallar, birbirinin yerine geçebilen, birbirine rakip mallardır. (portakal-mandalina gibi) İkame mallardan birinin fiyatındaki artış, diğer malın talebini arttıracaktır. (Portakal fiyatı artarsa, mandalina talebimiz artar. Niye? Portakal pahalılaştı, onun yerine mandalina tüketimini arttırırız.) Tamamlayıcı mallar ise birbirini tamamlayan, birlikte kullanılan mallardır. (otomobil-benzin gibi) Tamamlayıcı mallardan birinin fiyatındaki artış, diğerinin talebini olumsuz yönde etkiler. Benzin fiyatı artarsa, araba talebi azalır.

Normal şartlar altında, tüketicinin gelirindeki artış, tüketicinin talebini arttırır. (Talep eğrisini sağa kaydırır) Bu tür mallara NORMAL MAL denir. Ama bazı mallar vardır ki; tüketici geliri arttığında, bu mallara olan talebini azaltır. Mesela margarin. Gelirimiz arttığında margarin talebimiz artmaz, aksine azalır. Neden? Margarin yerine tereyağı kullanmaya başlarız. İşte bu tür mallara DÜŞÜK MAL (ya da FAKİR MAL) denir. Dolayısıyla gelirimizdeki artış, düşük mallara olan talebimizi azaltacağından, talep eğrimiz sola kayacaktır.

B- Arz ve Arz Miktarı

Arz; diğer değişkenler sabitken, belli bir zaman diliminde piyasada üreticilerin değişik fiyat düzeylerinde satmaya hazır oldukları mal ve hizmet miktarıdır.

Arz fonksiyonu; arz edilen herhangi bir malın miktarı ile bu miktarı belirleyen faktörler arasındaki ilişkiyi gösterir.

QS=f(P, Maliyetler, Teknoloji, Beklentiler, Vergiler, Sübvansiyonlar, Firma Sayısı…..)
Ceteris Paribus; QS=f(P)

Arz kanunu; bir malın satılmak istenen miktarı ile fiyatı arasındaki pozitif yönlü ilişkidir. Malın fiyatı artarsa, arz edilen miktar artar (üreticiler, bu malı üretmeye daha fazla gönüllü olurlar); malın fiyatı düşerse, arz edilen miktar azalır.
Yukarıdaki grafik, rasyonel üretici Hakkı’nın CD arzını göstermektedir. (Fiyat ile arz edilen miktar arasındaki pozitif yönlü ilişkiye dikkat edin lütfenJ). Peki tüm üreticilerin CD arzını gösteren eğriyi nasıl elde ederiz? Tüm üreticilerin arz eğrilerini toplayarakJ (Talepteki ile aynı mantık)

Talepte geçerli olan kurallar arzda da geçerli! Fiyatlardaki artış ya da azalış, aynı arz eğrisi üzerinde yukarı ya da aşağı hareket etmemiz anlamına gelir. Mesela, CD fiyatı, 100 liradan 200 liraya yükselirse, Hakkı’nın arz ettiği miktar 25’den 50’ye yükselecektir.

Ancak, daha önce ceteris paribus kabul ettiğimiz şeylerde olabilecek bir değişiklik, arz eğrisini sağa ya da sola kaydırır. Mesela, üretim maliyetlerindeki artış (işçilik ücretlerinde, hammadde fiyatlarında) üreticiler için olumsuz bir gelişmedir ve arz eğrisini sola doğru kaydırır.(S-->S1) Mesela vergi oranlarındaki bir azalış, üreticiler için olumlu bir gelişmedir ve arz eğrisini sağa doğru kaydırır. (S-->S2)

C- Piyasa Dengesi
Piyasa dengesi, arz ve talebin eşitlendiği, bir diğer deyişle arz ve talep eğrilerinin kesiştiği noktada oluşur. Arz ve talebi birbirine eşitleyen fiyat düzeyine denge fiyatı denir. Denge fiyatında alınan(talep edilen) ve satılan(arz edilen) mal miktarı ise denge miktarıdır.
Yukarıdaki şeklin elma arz ve talebini gösterdiğini düşünelim. Elmanın piyasa denge fiyatı 100 TL, arz ve talep edilen denge miktarı ise 80 kg.dır. Eğer elma fiyatı 120 lira olarak belirlenseydi, denge fiyatının üstünde fiyat, üreticileri teşvik ederken, bir kısım tüketicinin de piyasadan çekilmesine neden olacaktı. Bu durum ARZ FAZLASI (ARTIK) olarak adlandırılır. Eğer elma fiyatı 80 lira olarak belirlenseydi, denge fiyatının altında fiyat, tüketicileri elma almaya teşvik ederken, bir kısım üreticinin piyasadan çekilmesine neden olacaktı. Bu durum TALEP FAZLASI (KITLIK) olarak adlandırılır.

D- Dengedeki Değişmeler

P (fiyat)Arz ve talep eğrisindeki kaymalar, piyasa denge noktasının değişmesine neden olacaktır. Arz ve talep eğrileri tek başına kayabileceği gibi ikisi aynı anda da kayabilir ve her bir kaymanın piyasa denge fiyat ve miktarı üzerinde farklı etkisi olacaktır.


ESNEKLİK

A. TALEBİN FİYAT ESNEKLİĞİ
Talebin fiyat esnekliği, bir malın talep edilen miktarının, bu malın fiyatına karşı duyarlılığının ölçüsüdür. Yani bir malın talebindeki değişmelerin talep edilen miktarı nasıl etkilediğini gösterir. Beşiktaş JK, sezonluk kombine fiyatlarını %20 oranında arttırmaya karar verirse, acaba taraftarlar taleplerini % kaç azaltırlar? Bu sorunun cevabını bize talebin fiyat esnekliği verir.

***Şunu hiç unutmayalım; esneklik fiyattaki ve miktardaki % değişimlerile ilgilenir!!!

Talebin fiyat esnekliğinin ölçülmesi: Talebin fiyat esnekliği; bir malın talep edilen miktarındaki % değişmenin, o malın fiyatındaki % değişmeye oranlanması ile hesaplanır.
Örnek: Bir malın fiyatı 100 liradan 150 liraya çıktığında, malın talep edilen miktarı 400 birimden 300 birime düşmektedir. Bu malın talebin fiyat esnekliği kaçtır?
Yorum: Malın fiyatı %1 arttığında talep edilen miktar %2 azalmaktadır.

Örnek: Bir malın fiyatı 100 liradan 50 liraya düştüğünde, talep edilen miktar, 400 birimden 600 birime çıkmaktadır. Bu malın talebin fiyat esnekliği kaçtır?

Yorum: Malın fiyatı %1 azaldığında, talep edilen miktar %1 artmaktadır.
Talebin fiyat duyarlılığının yüksek ya da düşüklüğü (esnek olup olmadığı) bulunan değer 1 ile kıyaslanarak bulunur.

Yukarıdaki şekiller iki farklı tüketicinin talep eğrileridir. Soldaki tüketicinin fiyat değişimine daha duyarlı iken (fiyat artınca talep çok düşmüş) sağdakinin fiyat değişimine daha az duyarlı olduğuna dikkat edin.

Talep Esnekliği 0 ise, talep dikey eksene paraleldir. Bunun anlamı, fiyat % kaç artarsa artsın, talep edilen miktarda bir değişme olmayacağıdır. (Talep, fiyat değişmelerine hiç ayak uydurmuyor)

Talep Esnekliği ∞ ise, talep, yatay eksene paralel olarak çizilir ve fiyat değişmelerine tamamen ayak uyduruyor anlamına gelir. Öyle ki, fiyat değişimleri ile talep tamamen yer değiştirir.
Talep Esnekliği her noktada 1 ise, talep, yandaki şekilde görüldüğü gibi bir hiperboldür. Bu durumda fiyattaki %1 lik değişimler her zaman talebi %1 oranında etkilemektedir.

Esneklik her noktada değişir. Yani bir talep eğrisi üzerinde değişik noktalar için yapacağımız hesaplamada farklı esneklik değerleri buluruz. Yukarıdaki şekilde, hesaplama sonucu bulunacak esneklik değerleri yaklaşık olarak gösterilmektedir. Talep eğrisinin P eksenini kestiği noktada esneklik -∞, Q eksenini kestiği noktada ise esneklik 0’dır. Eğrinin geometrik olarak tam ortasında ise esneklik -1 değerini alır.Nispeten yüksek fiyat düzeylerinde daha yüksek bir esneklik (talep eğrisinin üst kısmı), nispeten düşük fiyat düzeylerinde ise daha düşük bir esneklik ile karşılaşırız. (talep eğrisinin alt kısmı)

Yay Esnekliği

Şu ana kadar öğrendiğimiz hesaplama yöntemi talebin “nokta” esnekliği idi. Yani bir noktadaki esnekliği hesaplıyorduk. Ve hangi nokta için hesaplama yaparsak farklı bir esneklik değeri ile karşılaşıyorduk. Bu sakıncayı ortadan kaldırmak amacıyla “iki nokta arasındaki ortalama esnekliğin ölçüldüğü yay (ark) esnekliği” diye bir hesaplama yöntemi geliştirilmiştir.

Yukarıdaki örneğimizi yay esnekliği ile çözelim. (Not: Sınavda yay esnekliğini hesaplamanız isteniyorsa bu özellikle belirtilir. Eğer soruda belirtilmemişse nokta esnekliğini –ilk sayfadaki formülü- kullanırsınız.)

Örnek: Bir malın fiyatı 100 liradan 150 liraya çıktığında, malın talep edilen miktarı 400 birimden 300 birime düşmektedir. Bu mal için talebin fiyat esnekliğini yay esnekliği ile bulunuz.
Yorumlamada bir farklılık oluşmaz; bu malın fiyatı %1 arttığında talep edilen miktar (ortalama olarak) %1.4 azalmaktadır.

Talebin Fiyat Esnekliğini Etkileyen Faktörler:
· Malın ikame edilebilirilik derecesi: Eğer talep esnekliğini ölçtüğümüz mal, ikamesi bol bir mal ise talep esnekliği yüksek olacaktır. (Malı, başka mallarla ikame etme olanağı var ise, fiyat artışlarına daha duyarlı oluruz, çünkü onun yerine başka mal alma olanağımız var). İkamesi olmayan bir maldan bahsediyor isek, talep esnekliği düşük olacaktır. (Bu ihtiyacımızı karşılamak için bu malı tüketmek dışında seçeneğimiz yok, bu durumda fiyat değişimlerine duyarlılığımız daha düşük olacaktır, fiyat değişimleri bizi fazlaca etkilemeyecektir.)
· Malın bütçe içindeki yeri: Eğer malın bütçemizdeki yeri çok düşükse, fiyat değişimlerini pek dikkate almayız, yani esneklik düşüktür. Ancak malın bütçemizdeki yeri büyükse, bütçemizin büyük bir kısmını bu mala ayırıyor isek, fiyat değişimlerine karşı çok duyarlı oluruz, yani talep esnekliği yüksek olur.
· Fiyat değişimlerinin geçici veya sürekli olması: Fiyattaki değişimin geçici olduğu biliniyorsa esneklik yüksektir. (fiyatın şu andaki artışının geçici olduğunu, malın bir süre sonra tekrar ucuzlayacağını düşünüyorsak, şu andaki fiyat değişimine tepkimiz yüksek olur, daha sonra almayı tercih ederiz) Fiyattaki değişimin sürekli olduğu düşünülüyorsa ise talep esnekliği daha düşük olacaktır.
· İhtiyacın Niteliği (zorunlu-lüks mal): Tüketilmesi zorunlu mallar için talep esnekliği düşüktür. (fiyat ne kadar artarsa artsın, talebimiz çok az düşecektir, çünkü o malı tüketmek zorundayız) Lüks mallar için ise talep esnekliği yüksektir. (lüks malları tüketmek zorunda değiliz, bu sebeple fiyat değişimlerine daha duyarlıyız.)
· Kısa ve uzun dönemde esneklik: Kısa dönemde esneklik daha düşük, uzun dönemde ise daha yüksektir.


B. Talebin Gelir Esnekliği

Talebin fiyat esnekliği, fiyattaki % değişimlerin talepte yaratacağı % değişimler ile ilgileniyordu. Talebin gelir esnekliği ise aynı mantıktan hareketle, gelirdeki % değişimlerin talepte yaratacağı % değişimler ile ilgilenmektedir.

Örnek: Bir ailenin yıllık geliri 6000 YTL den 7500 YTL ye çıktığında, yıllık et tüketimi 50 kg’dan 70 kg’a yükselmektedir. Bu ailenin et tüketimi için gelir esnekliğini hesaplayalım.

Yorum: Bu ailenin geliri %1 arttığında, et tüketimi %1.6 artmaktadır.

Talebin gelir esnekliğinin 0’a göre durumu (pozitif ya da negatif olması), bizim malın niteliğiyle ilgili karar vermemizi sağlar.

C. ÇAPRAZ TALEP ESNEKLİĞİ

Çapraz talep esnekliği, bir malın fiyatındaki % değişmenin, diğer malın talebini % kaç etkilediğini gösterir. A ve B malları gibi iki maldan bahsettiğimizi düşünelim.

Örnek: Koyun eti fiyatı 8 YTL den 10 YTL ye yükseldiğinde, dana eti tüketimi 40 kg dan 60 kg a yükselmektedir. Dana eti ve koyun eti arasındaki çapraz talep esnekliğini hesaplayalım;

Yorum: Koyun eti fiyatı %1 arttığında, daha eti talebi %2 artmaktadır. (sonuç pozitif çıktı)

Örnek: A malının fiyatı 100 YTL den 150 YTL ye yükseldiğinde, B malının talep edilen miktarı 600 birimden 400 birime düşmektedir. A ve B malları arasındaki çapraz talep esnekliğini hesaplayınız.

Yorum: A malının fiyatı %1 arttığında, B malının talebi %0.66 azalmaktadır. (sonuç negatif çıktı)

Talebin çapraz esnekliğinin 0’a göre durumu (pozitif ya da negatif olması) malların birbiriyle ilişkisi hakkında fikir verir.






ARZ ESNEKLİĞİ

Arz esnekliği, bir malın fiyatında ortaya çıkan değişmenin, malın arz edilen miktarı üzerinde yarattığı etkiyi % cinsinden ölçmektedir.

Talep esnekliği ile aynı formül olduğuna dikkat edin:-) sadece talep esnekliğindeki Q talep edilen miktarı gösterirken, buradaki Q arz edilen miktarı göstermektedir. Ayrıca talep esnekliği her zaman negatif iken (fiyat ile talep arasındaki ters yönlü ilişki nedeniyle) arz esnekliği her zaman pozitiftir.
Arzın fiyat duyarlılığının yüksek ya da düşüklüğü (esnek olup olmadığı) bulunan değer 1 ile kıyaslanarak bulunur

Arz Esnekliğini Etkileyen Faktörler:
· Kısa Dönem-Uzun Dönem: Kısa dönemde arz esnekliği düşüktür. Mesela piyasada fiyatın arttığını düşünelim, bu durum üreticileri daha fazla üretmek yolunda motive edecektir. Ancak üretimin kısa sürede artması mümkün değildir. (Özellikle tarımsal üretimin artması en az 1 mevsim geçmesini gerektirir) Bu nedenle, arz fiyat değişimine kısa dönemde ayak uyduramaz. Uzun dönemde ise arz esnekliği yüksektir.
· Geleceğe Ait Bekleyişler: Üreticiler fiyat değişikliğinin geçici olmasını bekliyorlarsa, üretici için üretimi arttırmak yarar sağlamaz, dolayısıyla arz esnekliği düşüktür. Ancak fiyat değişikliğine ilişkin bekleyiş uzun süreceği şeklinde ise üretici üretimini yeni fiyata göre ayarlayabilecektir. Dolayısıyla arz daha esnek olacaktır.